Kutsal kitâbeler anlatır sana
Perileri bile yakan gölgeyi
O baygın günleri hatırlasana
Zamanın kalbinden akardı sular
Gönlümüzde uçan kuşu vurdular
Ben de senin gibi düştüm yabana
Küçük bir dünyayı çok görme bana
Yorgun bir kafesin feryâdını duy
Toprağın altında kaldıysa şivan
Sen de bulutların âhengine uy
Hasret zehir gibi karıştı kana
Bu tenhâ rüyayı çok görme bana
Gölgesini bile özlediğim, oy
İçime kızıl bir âteş de sen koy
Kuşkular çağında perdelendi hâl
Önünde savrulduk kaderin, sessiz
Çıktı karşımıza dertli bir sual:
Neden varmalıyım en güzel ân’a
Küçük bir dünyayı çok görme bana
Yurdumdan gecenin esrârını al
Bir dolunay gibi göklerimde kal
Münzevî bir sükût düşmeden cana
Kuşat varlığınla ufuklarımı
Takılmasın ruhun inci mercana
Kuruyunca deniz, ırmak boğulur
Bana bu rüyayı çok görme n’olur
Ölünce, hancıyı gömerler hana
Bu yolcu bir daha gelmez cihana
Nurullah Genç
EmoticonEmoticon